13 Mart 2007

xxxHolic

Efendim şimdi xxxHolic aslında bir süredir zaten var olan bir Manga. Hatta ve hatta kendisi bizim güzide şehrimiz Istanbul'da bile seçkin kitapevlerinde (nasıl nefret ettim bu sözden bir anda) bulunabiliyor (Robinson Cruseo'da ben iki cildini terbiyesizce oturup okudum evt). Clamp daha sonradan 2005 senesinde bir filmini yayınlamış. Ve nihayet 2006 senesinde de 24 bölümlük bir seri haline getirilmiş.

xxxHolic'de konu en temel haliyle Yuuko ve Watanuki Kimihiro adlı iki kişinin çevresinde dönüyor. Watanuki gördüğü ruhlar tarafından rahatsız edilen ve hayatı işkence haline gelen, ben diyim 16 siz diyin 15 yaşında (anne sen de 14 de), anime'de oynama yaşı gelmiş çatmış bir capon lise öğrencisi. Bir gün (bu bir gün anime'nin ilk bölümüne denk geliyor tabi), yolda gene bunlardan kaçarken kendisini şehrin ortasında muhteşem oryantal tasarımlı bir klubede buluyor. Kapılar açılıyor, ve koltukta tüm güzelliği ve seksapeliyle yatan Yuuko gencimizi selamlıyor. "Hiç bir şey rastlantı değildir, her şeyin bir amacı ve sebebi vardır, buraya geldiysen bunu istediğin için gelmişsindir" diyerek daha 5. dakikadan gencimizin beynini ambale ediyor.

Yuuko istenilen dilekleri gerçek yapan bir cadı (cadı denildiğinde nedense insanın kafasında çirkin bir görünüm beliriyor, alakası yok tabi, Yuuko'nun köpeği oluruz, canım ya). Hikaye Watanuki'nin Yuuko'nun yanında yarım zamanlı hizmetçi olarak işe başlaması ile birlikte gelişiyor.

Eski dedektiflik hikayeleri gibi, her bölümünde Watanuki'nin ya da gelen bir müşterinin başına gelenler çözülmeye çalışıyor. Bazen eski Japon efsanelerinde bahsi geçen konular açığa çıkartılıyor, bazen hayalat hikayeleri irdeleniyor. Her bölümde yaklaşık olarak dersvari bir şey vermeye çalıssa da bunu "Olacak O Kadar" modunda yapmadığı için göze batmıyor.

İzlemeye başlayınca ilk dikkat çeken çizimleri. Sıradan insan anatomisine sadık kalmak gibi bir niyetleri olmadığını ilk saniyede anlıyorsunuz. Burada herşey ince ve uzun. Ve her şey bir o kadar renkli. Tamam Watanuki normal bir öğrenci. Ama esas her bölümde Yuuko'yu görebilmek için can atıyor insan. Her bölümde giyilen muhteşem renkli ve egzantrik kıyafetler, kimonolar, ve aksesuarlar insanı deli ediyor. Şimdi farketmiş iseniz anlatım yavaş yavaş Yuuko üzerine dönmeye başlıyor ey okuyucu. Yuuko her bölümde giydiği zaman zaman şuh, muhteşem kıyafetler içinde, hiç bir şey umurunda olmayan havasıyla, özellikle de "Watanukiiiiii, Sakeeeeeeeeeeeeee" diyerek gözlerinin altı kızarmış haliyle bağırdığı zaman, ekrana girip mıncıklamak istiyorsunuz. Her zaman bu halinden bir anda çıkıp karizmatik ve güçlü karakter olmasını da biliyor tabi.

Ayrıca tv serisi içerisinde hikayelerine pek değinilmeyen, ama ister istemez hemen dikkatinizi çeken, Yuuko'nun dükkanında çalışan iki ufak kız var. Bunlar tamamen tasarım harikası. Kıyafetleri, saçları, konuşmaları, etrafta koşturmaları, insan aptal oluyor gördükçe, nasıl bu kadar şeker olabilirler diye. Bunları ben birebir istettim, evde besliycem artık, hemen Osman'ın yanında.

Sonuç olarak xxxHolic, oldukça neşeli bir anime. Ama sonunda hikaye sonuçlanmadığı ve bir çok açık nokta kaldığı için, yakın zamanda ikinci sezonu geleceğine inanıyorum. Bir bonus olarakta, bahsettiğim o iki küçük kızın, bir bölüm bitişindeki ufak bir kliplerini veriyorum size ey okuyucular (Anime içindeki çizimleri daha farklı).



Ve buyrun bunlarda renk cümbüşü ile kastettiklerimi daha iyi anlatabilmek amacıyla sizin için birebir markete gidip elcağızlarımla seçtiğim resimler.



2 yorum:

frrmack dedi ki...

Direk Gustav Klimt cagristirdi bana.

Otaku dedi ki...

Evet ufak ufak bir çok desenin birleşmesi teması altında Klimt'e benziyor oldukça. Ama bu daha güzel, yoksa Klimt'te kimmiş peh (yüzeysel reviewer).

Elfenlied'in opening'inde elf kızlarını tamamen Klimt resimlerinde gösteriyorlardı, o oldukça güzeldi.