11 Şubat 2008

Dünyanın güney doğu bölgesi

Bu aralar Prag ilgili çok şey yazmadığımı farkettim (genel olarak zaten bir şey yazmıyorum diyenleriniz olabilir, ama bu Prag ile de ilgili bir şeyler yazmamış olduğum gerçeğini değiştirmiyor...sanırım).

Prag şehri iyi, selamı var, hepinizin ellerinden öpüyor, küçüklerin gözlerine parmak sokuyor, gençlere eşşek şakaları yapıyor. Bunun haricinde Prag şehri benim için miladını doldurdu bile. Aralık ayı itibariyle, Avustralya süresiz vizemi almış olmam ile beraber, istifamı verdim. Önce kabul etmediler tabi, Murat'ım (Bodur'um? iş yerinde tabi hala bir ciddiyet hakim), kardeşim yapma etme, bizi sensiz bırakma, dört bin çalışan kahrolur burada dediler. Bir düşünüyim, düşünürken bana bir cheesecake getirir misiniz, kızım sen de bana sütlü bir kahve koy dedim. Düşündüm çok düşündüm, ama 4 dakika sonra cheesecake bitti. Bir de yanına fıstık sarma istedim, düşünmekten kan şekerim düştü dedim. Ney? demeleri üzerine, Çek kültürünün tatlı anlayışlarının kıtlığı farkettim. Pistachio rolls? ... You know, green, nuts, godly taste, unhealthy?
Eeaaah dedim, sinirlerim bozuldu, fırlattım istifayı suratlarına (şimdi istifa tek kağıt aslında, o yüzden mantık dahilinde tek kişinin suratına fırlatabiliyorum, ama böyle bir durumu öngörüp 100 tane fotokopisini çekmiştim, düz fotokopi tabi, renkli yok bizim ofiste).

Mart sonu itibariyle Prag'a güle güle diyorum. Nisan ayı içinde Melbourne için uçak biletimi bile aldım, şakası kalmadı cidden.

Ayrıca Avustralya hayatımda gördüğüm en çirkin vizeye sahip. Bir kere pembe renkli, ikincisi vizede resmi bir belge olduğuna dair yanar döner hiç bir şey bulunmuyor. Üstüne üstlük bir de vize bu demeyip bir sürü şey yazmışlar. Initial entry, indefinite gibi güzel şeylerin yanında, vizenin tam ortasında çok bomba bir şey yazıyor.
"Not Marry before first entry"

Evet adamlar bunu ciddi olarak vizenin üzerine yazmışlar. 10 kutsal emir gibi.

"Not Marry before first entry"
"Not lie before first entry"
"Not Steal before first entry"
"Not drink cold water with a high body heat, in case you still didn't make your first entry"
"Go to bed early, get a good sleep, if you still didn't cross the damn border"
"Not expect me to write 10 commandments, I am out of ideas"

Oysa ben düğün salonumu bile ayarlamıştım, Avustralya'ya göç etmeyi planlayan tüm arkadaşlarımı da evlenme sırasına dizmiştim.

Hiç yorum yok: